Olağanüstü canavarlar, kalbinizi kıran insanlar veya hayatınızda ilk defa gördüğünüz iç daraltıcı mekanlar… Her biri kâbuslarımıza düzenli olarak dahil olmakta.
Peki neden bazı kâbusları dönüp dolaşıp görmeye devam ederiz?
Harvard Tıp Fakültesi’ndeki rüya araştırmacısına göre en yaygın kâbusların teması, kötü bir şeyin sizi kovalamasıdır.
Sizi kovalayan kişi sevmediğiniz biri, herhangi bir hayvan ya da bir canavar olabilir. Ayrıca 2000 yılında Kanadalı üniversite öğrencileri arasında bir anket yapılır ve sonuçlar oldukça çarpıcıdır.
Öğrencilerin kâbusları arasında; bir varlığı canlı bir şekilde hissetme, bir yerden düşme, sınava veya toplu taşımaya geç kalma, saldırıya uğrama ve korkudan donup kalma senaryoları görülür.
Ayrıca tekrarlayan kâbuslar, yetişkinlere göre çocuklarda daha yaygındır.
Bunun sebebi ise çocukların, yetişkinlere göre daha hassas olmasıdır. Onlar yaşadıkları dünyadaki korkularını, odak noktası haline getirmeye daha fazla meyillidir. Bu sebeple gün içinde yaşanan korkular, gece kâbuslarına sirayet eder.
Tekrarlayan kâbus dönemleri, ister sıradan ister fantastik olsun sınav ya da boşanma gibi özellikle stresli zamanlarda ortaya çıkabilir veya artışa geçer. Aynı zamanda bu kâbusların sebebi, travma sonrası stres bozukluğuyla da ilişkili olabilir.
Yine bu durum; obsesif-kompulsif bozukluğu, kronik anksiyetesi, uyku apnesi ve temporal lob epilepsisi gibi diğer tıbbi rahatsızlıkları olan kişilerde daha çok görülür.
Özetle tekrarlayan kâbuslar, günlük hayatımızda başımıza gelen olumsuz durumları ya da bizi üzen şeyleri içselleştirmemizden ileri gelir. Yenemediğimiz korkular veya üstesinden gelemediğimiz olaylar, kâbus olarak karşımıza çıkar.